14 Temmuz 2013 Pazar

Ruh Delisi (Kızlar ve Erkekler)

Arada Bir gördükçe rüyamda ben seni ; 
Tıklayın tıklayın, çok güzel şarkıdır. Ve benim söylemek istediğim birkaç bir şey var sanırım. Öyle bir şey ki, "Umarım bunu okur." demekten başka çarem yok. Aslında benim diyeceğim bir şey yok. Bütün kızlar ( Hadi bütün demeyeyim aradan fırlayıp "Yoo, ben böyle değilim kiii." diyen tipler çıkar elbet. ) ve bütün ("Hadi lan ! Ben yumuşak mıyım ? :D:ASAS:FAF:DAD" diyen erkeklerimiz de çıkacaktır. Hadi onlara da bütün demeyelim.) erkekler açısından söyleyeceğim 


Şimdi şöyle bir durumumuz var. Biz ayrılırsak eğer, yine biz üzülürüz. Saçma ama yine biz inat yaparız. Belki günlerce, haftalarca, aylarca ve hatta yıllarca. Yaparız olum biz. Kızız manyağız çünkü. Siz ayrılırsınız yine biz inat yaparız. Sizin en ufak ettiğiniz lafa alınır, oturur saatlerce ağlarız. Haftalarca gözümüze uyku girmez. Hep sizi düşünürüz lan biz. Çaktırmayız ama. Çünkü bunu siz öğrenirseniz hoşunuza gider ve mutlu olursunuz. Elbetteki biz sizin mutlu olmanızı isteriz, ama bizimleyken. Kıskanırız sizi. "Ahh o kızla konuşuyor, aah bu kıza tweet atmış, yok öyle yapmış." falan filan. Biz değişik olabiliriz çoğu kez. Ama biz asla kendimizi ele vermeyiz. Güçlüyüz çünkü biz. Sizsiz de yapabiliriz. Size ihtiyacımız yok. Amacımız bunu kanıtlamaktır belki çoğu zaman. Bazen de sizi terslemek zorunda kalırız. Size kendimizi kanıtlamak için. "Bak ben sensiz de yapabiliyorum !" diye. Mesela bizim de canımız yanar. Sizi üzüyoruz diye. Bunu istemezken yapmak zorunda bıraktırıyorsunuz bizi. Çünkü biz sizi sevmezken siz bizi seviyor olabiliyorsunuz. Ve bizi sevince siz üzülüyorsunuz. Bunu engellemek, kendimizden soğutmak için elimizden gelen her şeyi yaparız. Mesela şöyle bir durumda var. Bu herkes için geçerli. İnsanlara yasak olan, imkansız olan, en uç olan daha cazip gelir. Eğer herhangi bir şey bize yasaklıysa o şey bize cazip gelir. "Ulan bu mu yasak ? Ben bunu kimsenin ruhu duymadan yaparım !" deriz ve yaparız. Ama sonunda sürükleneceğimiz uçurumu farkında bile olmayız. Biz kızlar böyleyiz çoğu zaman. Çoğu erkek "O kız, yapamaz." dediği için ya da "O kız çocuğu nasıl yapsın?" diye tepkiler gördüğümüzden kendimizi kanıtlama ihtiyacımız doğar. Bu bazen Twitterdaki takipçi sayımızdır bazen Facebookta fotoğrafımıza gelen beğeni sayısıdır bazen de Ask.fm deki soru sayısı da olabilir gayet tabii. Biz bunları düşünerek yapmayız. Yaptıktan sonra bunları düşünürüz. Bir tür refleks gibi bizim için bunları yapmak. "Twitter ve Ask.fm adresimi Facete paylaşayım, sonra da Facebook ile Ask.fm i Twitterda paylaşırım. " gibi. Ama zaman geçtiyse işiniz var. Çünkü biz güçlüyüz. Arada sırada ağlama krizlerine girsek de güçlüyüz biz. Sizi sevmeyi unutabilecek kadar güçlüyüz, sizi değil. "Oha şu çocuk çok yakışıklı !" derken bile aklımıza siz gelirsiniz. Bazen "Ne yapıyorum ya ben ? Onunla olmam lazım."  dediğimizde olur. Bazen de öfkeleniriz. "O benden başka kimsenin olamaz !" deriz. "Unuttum ben onu ya, o şerefsiz de kim ?" diye arkanızdan konuşuruz. Pişman oluruz sonra. Sizi üzmek istemeyiz. Ama bizi sevmek size acı verir. Ve biz, kendimizden soğutmak zorunda olduğumuz için sizi tersleriz, kalbinizi kırarız bazen. (Ki hepimiz özür dilemeye de hazırızdır. (Ki ben özür de dilerim. Hem de çok.) Ama bazen de inada bindiririz işi. Çünkü kendimizi size de kanıtlamak isteriz. "Bak ben sensiz de iyiyim, mutluyum." dedirtme isteği. Ama görünürde belki. Belki de cidden içimizden geçenler. Ne bileyim ya bir garibiz işte. Ama şöyle de bir durum var. Eğer siz bizi üzdüyseniz bu okuduklarınızı boşuna okudunuz. Unutun hepsini. Çünkü bir kızın öfkesinden daha kırıcı ve daha kötü bir şey olamaz. 



Hep kızlar da kızlar. yazık değil mi erkeklere ? Bir erkek gibi düşünmek zor olacak belki ama onları da düşünmek zorundayım. Okuyun şunu kızlar :* Erkekler şöyle erkekler böyle. Bizim de duygularımız var. "Erkekler zaten odun onlar bir şeyden anlamaz."  Niye ? Biz insan değil miyiz ? Biz de ağlarız. Ağlayabiliriz. "Erkekler ağlamaz." diye ortaya atılan bir saçmalık var. Yalan. (Ben çok gördüm ağlayan erkek.) Bizim de duygularımız var sonuçta. Biz, sevdik mi tam seviyoruz. Bağlanıyoruz. Hayaller kuruyoruz. Ve biz hiç bitmesin istiyoruz. Evlenelim dizi dizi çocuklarımız olsun istiyoruz. Bir kere bulmuşken bizim için doğru olanı hiç gitmesin istiyoruz. Çünkü siz, bize iyi geliyorsunuz. Bazen yanlış şeyler yapmamızı bile engellediğiniz oluyor. Bazen size yalan söylüyoruz çünkü kıskanırsıız ve yanlış düşünürsünüz. Oysa ki sizin gibi bizim de sadece arkadaşlarımız var. İçlerinden asla yan gözle bakmayacağımız arkadaşlarımız vardır. Biz sizi deli gibi kıskanırız ! Çünkü siz, bizimsiniz. Diğer erkeklerin size yan gözle bakması şu dünyada isteyeceğimiz en son şey olur. Bu yüzden sizi kıskanırız. Çok sevdiğimizden. Siz bunun çoğu kez güvenle alakası olduğunu sanarsınız. Alakası yoktur. Biz size güveniriz. Ama erkeklere güvenmeyiz. Çünkü biz de erkeğiz. Ve nasıl düşündüğümüzü biliyoruz. Şöyle bir durum daha var, biz sizi terk ederiz. Çünkü başka bir kız olabilir ya da gerçekten sizin davranışlarınızdan çok sıkılmışızdır. Yapmanızı istemediğimiz birçok şeyi yapmaktan vazgeçmemişsinizdir. Biz, istemiyoruz ki biz ne dersek o olsun. Sizin de fikirleriniz önemli bizim için. Bana göre doğru olan her ilişki de iki tarafında kendine özgü bir özel hayatı olması gerektiğidir. Erkek arkadaşlarımızla dışarıya çıkıp kız kesmeliyiz bazen, o zaman size de gördüğünüz yakışıklılara "Ohaa !" deme hakkı geçmeli. Eğer biz kız kesmezsek, sizin de çocuklara yakışıklı demeye hakkınız yok. Aslında olay bu kadar basit de değil. Sizin özel hayatınız olmalı tabii . Ama bizim her hareketinizden haberimiz olmalı. Neredesiniz, ne yapıyorsunuz ve kimlerlesiniz. Bunları bildiğimiz sürece bizim için de sorun olmaz ki. Ama biraz anlayış gösterseniz ne olur sanki. Hem bize atılan "ODUN" sıfatı da doğru değil. Hepiniz biliyorsunuz ki biz, romantik olmak isteyince bunu gayet iyi başarırız. Biliyorsunuz, sanki hiçbirimiz size uzun bir "İyi geceler !" mesajı atmadık. Size "Seni seviyorum." derken gözlerimizin içi parladı kimi zaman. Ve biz sizi başkalarıyla görmeye dayanamayız. Sizi seviyoruz lan biz. Ama şöyle bir durum var bizde de. Siz bizi terk ettikten sonra da boş durmayız. Her önümüze gelene çıkma teklifi eder, yavşarız. Belki sizi unutmak için belki de başka ihtiyaçlardan dolayı. Ama gece başımızı yastığa koyduğumuzda aklımıza gelirsiniz. Daha sonra sizi özlemeye başlarız. Çünkü karşılaştığımız, yazdığımız hiçbir kız sizin gibi olmamıştır. Olmayacaktır da. Size mesaj atmaya karar veririz ve siz bizi terslersiniz. Cidden aşık olan erkek, pes etmez. Aşık olduğu halde pes edene de erkek demeyiz zaten. 

Hepsi bu kadar :)) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder